25 Ekim 2017 Çarşamba

Meral Akşener’in İYİ Partisi , gerçekten iyi olmak istiyorsa...






Meral Akşener’in İYİ Partisi , gerçekten iyi olmak istiyorsa...

25 Ekim 2017 Tarihinde ülkemizde 87. Parti olarak “YENİ PARTİ” Meral AKŞENER ve Arkadaşları tarafından kurulmuştur.
YENİ PARTi’nin ,ülkemize,milletimize,tüm islam alemine ve herkese hayırlı uğurlu olsun.
Yeni  Parti Türkiyemiz için iyi  olur inşallah...
Bu partiyi kuranların düşüncelerini bir yana bırakarak bu yazıyı yazıyorum.  Siyasi bir partinin tarafını tutmadan bir Türk vatandaşı olarak  kendi içimden gelerek yazmaya çalışacağım.
İnanın bu yazıyı şimdi  yazmayı düşündüm içimden gelerek düşüncelerimi  yazıyorum.Yeni parti hakkında  fazla bir bilgiye de sahip değilim.Tüzüğünü ve ilkelerini hiç bilmiyorum.




 İyi Partinin Türkiyemiz için,İslam alemi için ve tüm dünya için İyi  olması,  aşağıda sıralıyacağım  ilkelere bağlı olduğunu düşünmekteyim.
1-Her şeyin üstünde Allah’ın gücünün olduğunu bilmek.
2-Türkiye Cumhuriyetini ve Demokrasiyi korumak.
3-Milletimizin Milli ve manevi  değerlerini  korumak ve yaşatmak.
4-Her şeyde Milletimizin menfaatını gözetmek.
5-Akla ve bilime önem vermek.
6-Adaletli olmak.
7-Höşgörülü olmak
8-Vatanın bütünlüğünü,milletin bölünmezliğini  korumak.
9-Tüm vatandaşlarımıza eşit davranmak.
10-Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına uymak.
11-Devlet yönetiminde laiklik ilkesine önem vermek.
12-Ülke yönrtiminde  partizanlığı ve menfaati gözetmemek. Yolsuzluk ve rüşvete karışmamak.
13-Çok büyük bir tarihe sahip olduğumuzu  bilmek. Tarihimize sahip çıkmak.
14-Tarihi şahsiyetlerimizin hepsine değer vermek ve onları örnek almak.
15-Dinimiz İslamın  değerlerini  benimsemek.
16-Peygamberimiz Hz.Muhammed’in yolundan yürümek.
17-Türk ve İslam aleminin birliğini istemek ve tesis etmek.
18-Türk örf,adet ve törelerine uymak.
19-Milletin malını haksız ve gereksiz yere harcamamak. Lüks harcamalardan uzak durmak.
20-Devletin ve milletin işlerini en güzel biçimde yürütmek.
21- İyi olan herşeyi desteklemek. İyiliği artırmak.
22-Her iş ve davranışın Allah tarafından bilindiğine ve kayıt edildiğine inanmak.(Allah korkusuna sahip olmak)
23-Devlet işlerinde iltimasa gidilmemesine dikkat etmek. Atamalarda liyakata önem vermek.
24-Kamuda tasarrufa önem vermek.
25-Eleştiride yapıcı ve olumlu olmak.
26-Ülkemizde yapılan iyi ve  faydalı şeyleri desteklemek.
27-Türk Ordusunun  ve Türk Polisinin çok güçlü olması için çalışmak.
28-Türk istihbaratının sağlam tutulmasına önem vermek.
29-Türkiyenin kalkınması için sanayi hamleleri yapmak.Yerli üretimi artırmak.
30- Lider bir Türkiye için toplumun tüm fertlerini  bilinçlendirmek.
 31-Devletin gelirinin nüfusa göre illere ve ihtiyaç duyulan yerlere adaletli bir şekilde göndeilmesi.
32-Eğitimin her kademesinde akılcı  davranmak.Topluma en uygun eğitim sistemini kurmak.
33-Toplumda birlik ve beraberliği sağlamak.
34-Din eğitimini resmi  kurumlarda yapmak.
35-Toplumdaki  farklı yapıları hoşgörüyle karşılamak. Farklı yapıların devlette  odaklanmasına fırsat vermemek.
36-Adaletli ücret politikası oluşturmak.
37-Engelli,yaşlı ve hasta  vatandaşlarımıza kolaylık sağlamak.
38-Gurur ve kibirden uzaklaşmak suretiyle halkın içinden olmak.
39-Halka hizmetin Hakka hizmet olduğunu bilmek.
40-Hayvanların haklarını korumak,hayvan sevgisini artırmak.
41-Doğa ve çevreyi korumak.
42-Sağlık hizmetlerine gerekli önemi göstermek.
43-Trafik hizmetlerini iyi yürütmek.Trafik kurallarına uygun hareket etmeyi davranış haline getirmek.
44-Ticaret yapanlara imkan vermek.Esnaf ve sanatkarlara destek olmak. Dış ticarete önem vermek.(ihracaatı artırmak.)
45-Güvenlik hizmetlerinin iyi yürütülmesi için çalışmak.
46-Yardımlaşma duygularının geliştirilmesi , yardım kurumlarında  gerekli denetimlerin yapılması. Yabancı mazlumlara ve göçmenlere yardım eli uzatmak.
47-Hiç bir  kimsenin inancına karışılmamalı, herkesin  din ve kanaat hürrüyetine sahip olması.
48-Enerji kaynaklarını iyi yönrtmek.
49-Yer üstü ve yer altı zenginliklerimizin farkında olmak. Madenlerimizi verimli bir şekilde  yerli  firmalarla işletmek.
50-Tarım üretimine önem verilmesi.Dünya ile rakabet edebilecek tarım politikaları üretmek.
51-Hayvancılığı geliştirmek.Hayvansal ürünlerde yerli   üretime önem verilmesi.
52-Uluslararası ilişkileri akılcı ve sosyal  gerçeklere göre milli menfaatlerimizi gözeterek yürütmek.
53-Türk ve İslam ülkeleriyle ticari ve siyasi ilişkileri canlı ve sağlam tutmak.
54-Kültür  ve sanat alanında çağdaş düzeyi  yakalamaya çalışmak.
55-Ülke yönetiminde ve özellikle yöneticilere güven duyulması için çalışmaların yapılması.
56-Gençlerin sosyal ve sportif ve kültürel faaliyetlerini desteklemek ve projeler hazırlamak.
57-Kadın haklarına  önem verilmesi.Çocuk haklarına riayet edilmesi.
58-Adam öldürme,gasp,hırsızlık,tecavüz vb. Şeyleri  yapanlara ağır ceza verilmesi.
59-Bölücü ve terör örgütleriyle mücadeleyi sonuna kadar sürdürmek.
60-İnsanımızı İçki,kumar ve uyuşturucudan korumak.
61-Ülkemizde düzenlenen tüm spor faaliyetlerinin tarafsız ve adaletli yönetilmesi.
Ülkemizin kilit taşı durumunda olduğunu düşündüğüm Trabzonumuzun plakasıyla sınırlı tuttuğum yukardaki maddeleri  çoğaltmak elbette mümkündür.
Yukardaki 61 maddeyi  İyi Parti savunursa ,bana göre  iyi olur.
Görelim bakalım.
Ülkemiz siyaseti için İyi Parti,iyi olur İnşallah... 

Efkan CORDANOĞLU

Bu Yazı Aşağıdaki Sitede yayınlanmıştır: 





Sayın ÖSYM Başkanı siz aynı günde böyle bir sınava girdiniz mi?




Sayın  ÖSYM Başkanı siz aynı günde böyle bir sınava  girdiniz mi?

 
  

Gündem ne kadar yoğun olursa olsun. Üniversite sınavına hazırlanan gençlerin tek gündemi YKS’dir.

YKS açıklandığında  çok fazla eleştirildi. YKS’nin iyi yönleri  olduğu kadar kötü yönleri de vardır.

Yeni sınav çalışmasını yapanlar,empatiden uzak bir şekilde hareket ettikleri düşünülmektedir.

Böyle bir sınava biz  veya çocuklarımız   girseydi, böyle bir sınav şeklini yaparmıydık? Diye kendilerine sordular mı?

Siz Sayın ÖSYM Başkanı hiç empati yaptınız mı?

Lütfen bir kere düşünün  bu sınava kendiniz veya çocuğunuz girecek olsaydı, sınavı böyle yaparmıydınız?

Lütfen sizi öğrenciler tanımaz, sınava girecek bir grup  öğrenciyle, YKS’yı konuşun. Öğrencileri dinleyiniz.  Öğrencileri dinlediğinizde  YKS’yi   yeniden görüşeceğinize inanıyorum.




Şuan sizden özellikle şunu istiyoruz:

Temel Yeterlilik Testinin   yapıldığı günde başka bir sınav  yapmayınız.

Çünkü, aynı günde yapılan iki sınav arasında öğrencilerin yeme içme,dinlenme ,velilerin bekleyişini düşünmek gerekir.

İki çocuğu aynı anda sınava girenleri düşünün!

 Bazı okullar yerleşim yeri dışında olduğundan  yeme içme imkansız olabilir.

Bir de kötü hava şartları olursa gerisini siz düşünün!

Öğrenciler dört yılın sonuda kaderlerini belirleyecek büyük bir sınava girecekler. Üstelik bu sınav 2 oturum halinde  ve aynı günde yapılacak. İşte en büyük kaygı bu...

Sabah 1.oturumda sınava giren bir kişinin morali bozulursa, aynı gün 2. sınava  hangi ruh haliyle girecek bir düşünün bakalım...

Sınavlar farklı günlerde ,Cumartesi,Pazar ve Pazartesi yapılabilir.(Sınavlar okullar tatil olduğu için, hafta içi de yapılabilir...)

Lütfen, Sayın yetkililer alnınızı iki elinizin arasına yerleştiriniz iyice düşünün,araştırın,görüşlere ,eleştirilere ,öğrencilere,eğitimcilere psikolaglara kulak verin, empati yapın ve daha güzeli bulmaya çalışın ki;

 Milyonlarca gencin kaygısını bir an önce azaltınız!

Yüksek öğretim kurumları sınavı başarılar getirir...  İnşallah!

Efkan CORDANOĞLU

Bu Yazı Aşağıdaki Sitelerde Yayınlanmıştır:
Milliyet Blog:

14 Mayıs 2017 Pazar

Anneler gününde Anne




Bugün anneler günü,
Tüm annelerin anneler günü kutlu olsun…
Her yıl mayıs ayının ikinci haftasının Pazar günü anneler günü olarak kutlanır…
Öncelikle şunu ifade etmeliyim. Anneler günü  bir güne  indirgenemez. Yılın her günü anneler günüdür.
Bir günlük  annemizi hatırlayıp,diğer günler umursamazlık yapmak doğru değildir. Annemizin her gün gönlünü iyi tutmalıyız.
Anneler günü nedeniyle anne ve babamıza karşı görevlerimizden bir kısmını şöyle sıralaya biliriz.
Her zaman anne ve babamıza karşı saygılı olmalıyız.
Onları her vakit sevmeliyiz.
Onları hiçbir şekilde incitmemeliyiz.
Onlara “öf”bile dememeliyiz.
Onların  isteklerini ve ihtiyaçlarını  karşılamalıyız.
Her zaman arayıp hal hatır sormalıyız.
Onları hiçbir zaman unutmamalıyız.
Anne babamız bizden öncelikle iyi bir insan olmamızı isterler. Bu bakımdan  vatan ve millet  için iyi ve yararlı çalışmalar yapmalıyız.
Anne ve babamızı üzecek söz ve davranışlardan uzak durmalıyız.
Onların bakım ve sağlık işlerini takip etmeliyiz.
Onların dualarını almak için her zaman fırsat kollamalıyız.
Cennetin annelerin ayağı altında olduğu bilincine sahip olmalıyız. Bu bilinç doğrultusunda annemize karşı tüm sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz.
Allah’ın rızasının ve gazabının  anne ve babanın rızasına ve gazabına bağlı olduğunu bilmeliyiz.Bunun içinde onlara karşı davranışlarımıza çok dikkat etmeliyiz.
Evet yukarda ki, hususlara  ve  diğer yapılması gereken şeyleri yılın her gününde ve her anında yerine getirmeliyiz.
Onların hakkını ödememiz mümkün değildir.
Kur’an’ı Kerimde Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
“ Biz, insana, ana-babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir….. (Ankebut, Suresi,8.Ayet)
 Peygamberimiz Hz.Muhammed(s.a.v)  şöyle buyurur:
”Allah’ın rızası, anne babanın rızasına; gazabı da anne babanın gazabına bağlıdır.” (Tirmizi, birr ve sıla.3)
Bir adam Peygamberimize gelerek ey Allah’ın elçisi insanlar içinde en güzel şekilde davranmam gereken kimdir ? deyince Peygamberimiz de Annendir “ diye cevap verir.Adam sonra kimdir? diye ikinci ve üçüncü defa sorunca da Hz. Peygamber (s.a.v), “ Annendir” buyurdu. Adam sonra kimdir? Deyince,Peygamberimiz, “Sonra babandır.” diye cevap verdi. (Buhari,edeb,2)
Ne mutlu, anne ve babasını memnun edenlere…


 Efkan CORDANOĞLU



6 Mart 2017 Pazartesi

2017 Anayasa değişikliği halkoylaması






Anayasa değişikliği  için Türk milleti 16 Nisan 2017 tarihinde sandık başına gidiyor.  Anayasa bir milletin en önemli yasasıdır.  Önümüze gelen   anayasa değişikliğini çok  iyi bir şekilde düşünüp değerlendirmemiz gerekmektedir.
Anayasanın 18 maddelik değişikliği için yapılacak oylamada  “Evet” veya “Hayır” verecek  seçmenler sandığa gitmeden önce, 18 madde’yi   okuyup incelemelidir. Bu maddelerde neler var, neler yok… Ülke ve millet için faydalı mı? Faydasız mı ? Kendi araştırmalarıyla ulaştıkları kanaatleri neticesinde oy kullanmalıdırlar.
Düşünmeden  ezbere yada başkalarının  etkisiyle “Evet”  veya “Hayır “ oyu kullanmak  kişinin kendi öz kanaatine saygısızlık olur. Oyunuz kendi oyunuzdur. Tamamen kendi iç kararınıza göre oyunuzu kullanın…  Tüm yaptıklarınızda ve yapacaklarınızda  aklınızı kullanmak sizlerin  görevidir. Her şeyden önce bu kendinize karşı  sorumluluğunuzdur.
18 maddelik Anayasa değişikliği için  sandık başına giderek vatandaşlık görevini yerine getireceğiz. Bu vesile  ile sizlere seçimle ilgili bir kaç  hususu dile getirmek istiyorum.
1-Seçim ve sandık demokrasinin en büyük göstergesidir. Sandığa herkes saygılı olmalıdır.
2-Demokrasilerde fertlerin oyları çok önemlidir. Kullanacağımız oyların kıymetini  iyi bilmeliyiz.
3-Vatandaşlık görevi  için sandıklara giderek oylarımızı  kullanalım.
4-Seçim günüden önce oylanacak olan 18 maddeyi  okuyup inceleyelim. Sonra kararımız doğrultusunda oyumuzu kullanalım.
5- Başkalarının ağzı ile hareket etmeyelim. Kendi  görüş ve düşüncelerimizi önemseyelim.
6-Seçim kampanyası sürecinde siyasi liderler ve partililer  birbirlerine hakarete varan tavır ve sözlerden uzak durmalıdırlar.
7-İş ortamlarında, aile ortamlarında ,dost ve arkadaş ortamlarında, çeşitli toplantı ve yolculuk esnasında , nerede olursak olalım kimseye referandumda  “Evet” veya “Hayır” verip vermeyeceğini sormayalım. Kimseye  kanaatini  açıklaması ve görüşünü ortaya koyması için baskı uygulamayalım. Herkesin kanaati kendine aittir.
8-Kişiler kendi kanaatlerini  kendi istekleri doğrultusunda açıklayabilirler. Bize düşen   görüşlere  saygı duymaktır. Kişilerin düşüncelerine  karşı çıkarak  ortamı germemeliyiz . Demokratik bir şekilde hareket etmeliyiz.
9-Hayırcılar veya  Evetçiler olarak  toplumu kamplara ayırmamalıyız. Sandığın gizliliğini ortadan kaldırmamalıyız. İsteyen istediği oyu kullanabilir.
10-  Partililer, propagandalarını yapsınlar,birbirleriyle yarışsınlar. Halkı aydınlatsınlar. Bu zaten onların görevi.  Biz vatandaşlar da hür iradelerimizle sandığa gidelim oylarımızı kullanalım. Bunun dışında yersiz tartışmalara girmeyelim.
11- Referandum sonucu ne olursa olsun, biz her zaman bir ve beraber olacağız, birlikte yaşayacağız.
12- Türk Milleti, her zaman kardeşçe birlik ve  beraberlik içinde ay yıldızlı, al bayrağımız altında demokratik bir düzen içinde hep birlikte yaşamaya devam edecektir.
       16 Nisan 2017 Halk oylaması baştan sona kazasız belasız ve sıkıntısız bir şekilde sonuçlanmasını Yüce Allahtan dilerim.





5 Mart 2017 Pazar

İç işleri bakanı Süleyman SOYLU ve Terör mücadelesi






İç işleri bakanı Süleyman Soylunun parolası terörü kökünden kazımaktır.
Gerçekten ülkemizin en büyük sorunu bir türlü bitirilemeyen terör ve terörist faaliyetlerdir. Yıllardır insanımız terör mağdurudur… Düşünebiliyor musunuz vatanımızın bir kısım yerlerine güvenli bir şekilde gidip dolaşamıyoruz. O bölgelerde kamu görevi yapan vatandaşlarımız korku içinde, orada yaşayan vatandaşlarımız baskı altında ve endişe içindeler. Huzur ve güven yok…
Bu durum çok zamandır böyle..
İç işleri bakanımız Trabzon milletvekili ve Oflu hem şehrimiz medar-i iftiharımız Süleyman SOYLU  İç işleri bakanı olarak görevlendirilmesi Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın isabetli kararları ile ülkemiz için bir şans olmuştur.
Süleyman SOYLU,bakan olmadan önce de PKK ve PKK sempatizanlarına karşı çok sert tepki göstererek terör ve terörist faaliyetlere karşı en ağır bir dille bunların karşısına çıkmaktaydı.
Sayın Bakanın TBMM’deki konuşmaları hala kulaklarımızda çınlamaktadır.
İç işleri bakanı Süleyman SOYLU gerçekten ülkemiz için ve milletimiz için büyük bir şanstır. Türk milletinin terör belasından kurtulması an meselesidir, inşallah.
Tabii ki, Cumhurbaşkanımız ve hükümetimiz sonuna kadar Süleyman SOYLU’nun arkasında olmalıdır. Bu arada MHP lideri Devlet BAHÇELİ’nin desteğini de hatırlatmak isterim.
 Bu iş tamamen bitene kadar mücadele devam edecektir. Sadece PKK’a değil diğer tüm terör unsurlarıyla mücadele yapılacaktır. Zaten en üst derecede yapılmaktadır.
Doğulu vatandaşlarımız İç işleri bakanı Süleyman SOYLU’ya  kendilerini PKk’dan kurtarmak için yalvardılar.
Bu konuda baştan beri kararlı olan İç  işleri bakanı başarılı bir şekilde  PKK terörünü bitirmek üzere canla başla çalışmakta ve bu terör belasını ülkemizden temizlemek üzere ant içerek yoluna devam etmektedir.
Tanıdığımız bazı emniyet görevlisi arkadaşlarımız İç işleri bakanımız Süleyman SOYLU’nun çok samimi,çok karalı,çok yürekli, inançlı ve karakterli  olduğunu söylemektedirler. İç işleri bakanının Ülkemiz için büyük bir kazanç  olduğunu dile getiren güvenlik güçlerinin motivasyonunun en üst noktada olduğu görülmektedir. Allah hepsine yardımcı olsun! Ve onlardan razı olsun.
Dün olduğu gibi bugün de Mehmetçiğimiz ve Polisimiz vatan için görev başındadır. İç işleri Bakanımız başta olmak üzere herkes askerimizin ve polisimizin arkasındadır. Onların her zaman yanındayız. Allah onları korusun!
 Güvenlik güçlerimiz hem içerde ve hem de dışarıda vatanımızın bağımsızlığı ve milletimizin varlığı için canlarını seve seve vermektedir. Allah yar ve yardımcıları olsun.
Hepimiz hükümetimizden, ülkemizin tamamen terör odaklarından temizlemesini istiyoruz.
Terörün önlenmesi ve  kökünün kazınması için bütçeden yeterli bir miktarın ayrılması şarttır.
İç işleri bakanımızın hazırlayacağı çalışma planına göre ne gerekiyorsa bütçeden karşılanması için yetki verilmesini talep ediyoruz… Bu konuda kesenin ağzı açılmalıdır…
İç işleri bakanından özelikle şunu sağlamasını arzu ediyoruz. Güzel şehirlerimizin hepsini dolaşırken  huzur ve güven içinde olmak istiyoruz. Her şehrimiz de en az Trabzon’daki kadar huzurlu, mutlu ve güven içinde olmayı arzu ediyoruz.
Bunu  Trabzon sporluların söylediği dille ifade etmek istiyorum.
“Bize her yer Trabzon” olsun.
Ülkemizin her köşesi Trabzon gibi güven içinde olsun..
Tabii ki TÜRKİYE’ olsun.  
Yolun açık olsun Sayın İç işleri bakanımız. Allah yar ve yardımcınız olsun!